Ben Elazığ'a gidim gadan alam...
Elazığ şivesi kimine göre komik kimine göre tatlı ama bir o
kadar da özüne bağlı bir şivedir. Biz Elazığlılar çok ekonomik insanlarız, hiç
öyle uzatma fazla harf kullanarak israf yapama gerek duymayız. her şeyi
kısaltırız. Kelimelerimiz normal İstanbul Türkçesine göre oldukça kısa ekonomik
kullanışlı.
Örneğin herkes "geliyorum" der o geliyorum biz de
ekonomik bir hal alarak "-yorum" eki atılır ve kısaca
"gelim"" olur. Her şey de bu kısaltma olur. Misal " ben
gidiyorum" değil de "ben gidim" olur. Gelim, gidim, sevim,
sevmim, ölem, ne yapam... Örnekleri uzatak mümkün. Siz anladınız kısaca ne tür
bir yapıda olduğunu.
Her yörenin kendine ait söylemleri olduğu gibi Elazığ'ında
birçok söylemi vardır kendine has. Evden çıkan oğluna annenin söylediği tek şey
"kimseye karışma oğlum"'dur. Şimdi kısaca size bazı kelimelerin
normal hali ve Elazığ'daki söylenme şeklini aktarayım:
Anıkom: Annem
Basduh: Pestil
Orcik: Cevizli sucuk
Bibi: Hala
Cıscıbıldah: Çırılçıplak
Cıncıh: Temiz
Çağa: Çocuk
Çüt: Çift
Diyeze: Teyze
Erçel: Yaramaz
Eşgere: Aşikar
Grınata: Klarnet
Horata etmek: Sohbet etmek
Kırtik: Çok az
Kortik: Çukur
Kirve: Sünnet olan çocuğu kucaklayan :)
Ösgemek: Özlemek
Örken: Halat
Pirpirim: Semiz otu
.
.
.
Bu örnekleri uzatmak, çoğaltmak mümkün. Fazla sıkmayım şimdi ben
sizi. Bu tür bi şiveye sahibiz.
Elazığ yöresine özgü kalıplaşmış deyimler:
Aç gezip guyruğu tik gezmek: Kimseye minnet etmemek
Ağzı acıh ayran delisi: Aklı başında olmayan aptal
Ali gıran baş kesen: Kabadayı
Aşuh atmak: Kumar oynarcasına bir işe girişmek
Bahar mayısı gibi sıvaşmak: Yakasını bırakmamak
Bal eski petekte: Tecrübe önemlidir
Beli burhu gırılmak: Çok yorulmak
Ci deyip gaşmah: Ziyaret edilen yerde çok kısa kalmak
Cin çali, çingen oyni: Bir kalabalıkta kimin ne yaptığı belli değil
Daha ne nenni ne ciş: Henüz daha ortada hiç bir şey yok
Durup durup duz kavurmah: Aynı şeyleri tekrar etmek
Enükken gulagını mı kesmişim: Onu yeterince tanımıyorum
Eşşeğin böyüğü ahurda: İşin önemli bölümü geride
Fıstik atıp gezmek: Yiyip içip eğlenmek, keyfi yerinde olmak
Gaşına gaşına gahtı ocah başına: Layık olmadığı yere yükseldi
Gıçı gırıh it gibi dolaşmah: Bir işe yaramamak
Gursağı geniş: Hakaret ve rezalete ses çıkarmayan
Hıriğini sürütmek: Peşinden başka misafirleri de getirmek
İki lafın belini gırah: Sohbet etmek
İt otarmah: Boş boş gezmek
Kimin zibilini dağıdidin: Neredeydin, niçin geciktin
Kortikoğlu işi: Baştan savma yapılan iş
Medine fukarası gibi yalvarmah: El ayak öperek bir şeyi istemek
Nerde dıngıltı orda buluntu: Her eğlenceye koşan
Osuruğu tırısmana çıhmah: korku ile kaçışmak
Ögüne demir atmah: Çok az ziyaret edenler için söylenir
Pipirim mi yedin: Çok güçsüzsün
Poçiğinden gögermek: Gençliğe özenmek (Yaşlılar için söylenir)
Sevindirik olmah: Çok sevinmek
Tene tene olmah: Çalım satmak
Toprah basan: Yazıklar olsun
Üreğine tökmek: Çok üzülmek
Üstüne gök gürlememiş: Kaba ve görgüsüz davranmak
Ya sırtı ya partı: Ne olacaksa olsun
Yel gelecek delügü bilmek: Çıkarını gözetmek
|
Yöresel dualarımız:
Allah elden ayağa düşürmeye.
|
Elin atasun, altun tutasun.
|
Kesene bereket.
|
Allah muhannete muhtaç etmeye.
|
El öpenin çoh ola.
|
Muhannete muhtaç olmayasın.
|
Allah sahlıya
|
Ellerin yeşil ola.
|
Uzun ömürlü olasın.
|
Bi yasduhda gacıyasız.
|
Gadan alam.
|
Rızgın bol ola.
|
Başın dişin ağrımıya.
|
Gadan belan bahan gele.
|
Sahan gelen bahan gele.
|
Cedden rahmet.
|
Hayırlı gudümlü ola.
|
Tutuğun altın ola.
|
Dırnağın daşa değmiye.
|
Huri, gılman yoldaşın ola.
|
Yüzün ağ ola.
|
Dolu sanduhlar öğüne oturasın.
|
İşin gücün, rast gele.
|
Yüzün güle.
|
Yöresel beddualarımızı da şöyle sıralamak mümkün:
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder