30 Mart 2014 Pazar

Gakgoşlar diyarı Elazığ


    Gezelim, görelim, tanıyalım, bilelim...
Yolunuz  düşer belki bir gün Elazığ'a. Elazığ anlatılmaz yaşanır ama ben yine de size kısaca tanıtmaya çalışacağım.





ELAZIĞ

   Elazığ ili, M.Ö. 3000'li yıllarda kurulduğu sanılan, Harput kentinin ovadaki devamıdır. Bu nedenle yıllarca Harput denmiştir. Büyük Selçuklu hâkimiyetinin Anadolu'ya kayması ile Harput'un Türk yurdu olmasında en önemli savaşın Malazgirt Meydan Muharebesi olduğuna şüphe yoktur. Nitekim Harput ve çevresi Malazgirt muharebesinden sonra Türklerin eline geçmiş olup yörede Büyük Selçuklu Devleti'ne bağlı olarak Çubukoğulları Beyliği kurulmuştur (1085). Harput'un Türkler tarafından alınmasına kadar sadece müstahkem bir kale hüviyetinde kalan bu yer Türklerle beraber büyüyen bir şehir haline gelmiştir. Çubukoğulları Beyliği'nin ömrü uzun sürmemiş (1110) yılında Artukoğulları dönemini başlatmıştır. Bir müddet sonra Harput Artukluları diye bilinen bağımsız bir beylik kurulmuştur. Harput, (1230) yılında Moğolların eline geçmiş (1234) yılından itibaren ise Anadolu Selçuklu Devleti'nin hâkimiyeti altına girmiştir. (1507) yılında Safevilerin eline geçen Harput, 1515 yılında ise Çaldıran zaferinden sonra Osmanlı hâkimiyetine girmiştir (1516). Mezra denilen bugünkü yerleşim yerine 1834'de taşınan Elâzığ'a 1862 yılında Abdülaziz’in tahta çıkışının 5. yılında Hacı Ahmet İzzet Paşa devrinde buraya tayin edilen Vali İsmail Paşa'nın teklifi ile Mamuret-ül Aziz ismi verilmiştir. Fakat telaffuzu güç olduğundan halk arasında kısaca El ‘aziz olarak söylenegelmiştir. Zaman içinde bölgeye eyalet merkezliği yapan şehre 1937 yılında Atatürk tarafından tahıl ambarı bolluk ve bereket anlamına gelen El ‘azık adı verilmiş olup, zamanla Türkçe ses uyumuna uygunluğu ve söyleniş kolaylığı nedeniyle Elazığ olarak kullanılır olmuştur.



 

RESİM 1: Elazığ ili





  Elazığ-Harput mutfağı yörenin özelliklerine bağlı olarak çok büyük çeşitlilik ve zenginlik gösterir. İlin kendine has ve kendi ismiyle anılan pek çok yemeği vardır. Bu yemekler Türkiye'nin birçok yöresinde Elazığ yemeği olarak yapılmaktadır. Kellecoş, İşgene, Harput köfte, içli köfte, taş ekmeği, peynirli ekmek (peynir ve şeker), patile, fodula, gömme, ufalama, sırın, keşkek, tarhana, orcik, dut pekmezi, tulum peyniri, Şavak peyniri, söğürtme, ışkın, pirpirim, heside, gaygana, pestilli Yumurta, çiğ köfte, dolangel, kalbur hurması, dilberdudağıElazığ'a has yemek ve tatlılara örnek olarak verilebilir. Yöreye ait üzüm ve cevizden yapılan orcik ve pestil, tulum peyniri, dut unu, Çedene kahvesi veya lezzetli Buzbağ şaraplarından, el sanatları ürünleri, iğne oyaları, yerel halılar, kilimler, bakır ve yemenilere.

RESİM 2: Orcik

orcik

   Folklor Elazığ'da vazgeçilmez bir tutkudur. Klarnet, keman, cümbüş, tambur, kanun eşliğinde doyulmaz bir musikiye sahiptir Elazığ. Çayda çıra denilince Elazığ gelir aklına herkesin. Türküleriyle oyunlarıyla musiki kültürünün başkentidir Elazığ. 

Sürme beni sürme beni
El gözüne sürme beni
Eşikte itin olam
Kapından sürme beni


Çayda Çıra dinleyelim içimiz açılsın :)


RESİM 3: Çayda çıra ekibi






HARPUT

RESİM 4: Harput


   Harput Kalesi (Süt Kalesi): Tarihi Harput şehrinin güneydoğusunda, Elazığ ovasına egemen bir konumda bulunan kalenin Urartular döneminde inşa edildiği bilinmektedir. Kalenin RomaBizans ve Arapların eline geçtiği tarihi belgelerde mevcuttur. Kale çeşitli dönemlerde onarım görmüştür. Dikdörtgen planlı kale, iç kale ve dış kale olmak üzere iki bölümden yapılmıştır. Görkemli burçları halen ayaktadır. Kale hakkında çeşitli efsaneler anlatılmaktadır. Bir rivayete göre kalenin yapımı sırasında harcın hazırlanması sırasında su yerine süt kullanıldığı, bu nedenle Harput kalesinin bir adının da Süt Kalesi olduğu söylenmektedir.
      ULU CAMİ Harput’ta Artuklu Hükümdarı Fahrettin Karaaslan Tarafından M 1156-1157 yılında yaptırılan camii, Anadolu’daki en eski ve en önemli yapılardan birisidir.
      Kentin en önemli mağarası turizme açılmış olan Buzluk Mağarası'dır. Mağara Harput'tan 4 kilometre uzaktadır. Diğer bir özelliği bu mağaranın yazın serin, kışın ise sıcak olmasıdır. Eski tarihlerde başta Serince (Şüşnaz) Köyü olmak üzere civar köylerde yaşayan insanlar yiyeceklerini saklamak amacıyla bu mağarayı kullanmışlardır. 


RESİM 5: Harput Kalesi


RESİM 6: Harput evi


RESİM 7: Elazığ - Harput yol tarifi





Tanıtmaya devam edeceğim takipte kalın.